Bu Hafta Hangi Filmler Vizyonda?
14 Ekim 2016, Cuma
Toplam 7 sayfadan 2. sayfadasınız.YİNE Mİ BOKS FİLMİ? Hala ve bunca emekle boks draması çekildiğine göre yeni bir şey anlatacaklarını sanıyorsunuz ya, en kötüsü o. Karakterler değişiyor sadece. Üstelik onlar da birbirine benziyor. “Raging Bull”dan “Rocky”ye, “Cinderella Man”den yakın tarihli “Southpaw”a kadar, onca iyi-kötü filmden sonra, anlatılmamış bir öykü kalmadı mı yoksa? Bir yanda geçim sıkıntısı, diğer yanda kendini bulma/kanıtlama süreci, sokaktan gelip zirveye çıkma sonra da inmenin zorlukları, özel hayattaki çalkantılar, imkansıza meydan okuyuş, azim, aşk ve cesaret öyküleri. Bunlara itirazımız yok. Biliyoruz ki iyi çekilmiş boks dramaları her zaman iş yapar. O halde filmi biraz ileriye saralım: Sen Robert De Niro’sun. Yaşayan en büyük birkaç aktörden birisin. Hatta “Raging Bull” ile Oscar kazanmışlığın var. Jake La Motta ile Rocky Balboa’yı aynı ringde hayal bile edemeyenler için 2013 tarihli “Grudge Match”ta Stallone ile birlikte hoş sürprizler hazırladın (gerçi film iyi değildi). Şimdi ise efsanevi antrenör Ray Arcel rolündesin. Güzel. Hayata dair bilgece lafların var. İyi. Üstelik bu kez bir başka şampiyonun köşesindesin. Yıllar geçiyor doğru. Gerçek hayatta Sugar Ray’i yenmişliği bulunan efsanevi boksör Roberto Duran’ın öyküsü de pek öyle yabana atılır gibi değil. Ama bu boks filmi en nihayetinde ne anlatıyor bize? Yetenekli Venezuelalı sinemacı Jonathan Jakubowicz, sırf yetenekli diye bu senaryoyla ne yapabilir? O yüzden tür’ü çok seviyorsanız izleyin. Ama karşınızda yeni bir tarafı olmayan, eski formüller üzerine kurulmuş, iyi oyuncularla ve yönetmenle makyajlanmış bir boks dramasından fazlasının olmadığını unutmayın.