TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Genel Başkanı Baran Bozoğlu, Türkiye’de hava kirliğinin en yüksek olduğu yerleşim merkezinin Kocaeli’nin Dilovası İlçesi olduğuna dikkat çekti. Bozoğlu, sanayi kuruluşlarının yeterince denetlenmemesi, kaçak kömür kullanımı, taşıt araçlarının yarattığı kirlilikle birlikte bölgede hava kirliliğinin had safhaya ulaştığını söyledi.
 
Kocaeli ve Sakarya bölgesinde incelemeler yapan Bozoğlu’nun ulaştığı sonuçlar oldukça dikkat çekici. Yapılan araştırmada Dilovası’nda yaşayanların yılın 365 gününde sadece 55 gün temiz hava soluyabildikleri ortaya çıktı.
 
Çevre Mühendisleri Odası Kocaeli Şubesi’nde dün basın toplantısı düzenleyen Bozoğlu, Kocaeli’nde 3 ölçüm istasyonu bulunduğunu her istasyonda sınır değerlerin  aşıldığını tespit ettiklerini kaydetti. İzmit merkezde bulunan istasyondaki ölçüm sonuçlarına göre partikül maddenin Avrupa Birliği ve Dünya Sağlık Örgütü’ne göre 50 mikrogram/metreküp olan sınır değerinin 2014 yılı içerisinde tam 153 gün aşıldığını söyleyen Bozoğlu, Avrupa Birliği’nde bu değerin  en fazla 35 gün aşılabildiğine vurgu yaptı. Bu değerin 35’den fazla aşılması durumunda acil önlemler alınması gerektiğini ifade etti.
 
DİLOVASI’NDA 241 GÜN SINIR DEĞERİ AŞILMIŞ
 
Dilovası’ndaki durumun çok daha vahim olduğunu ifade eden Bozoğlu, Dilovası’nda 365 günün sadece 55 günü temiz hava solunabildiğini, 69 gün ise hiç ölçüm yapılmadığını kaydetti. 2014 yılı içerisinde  241 gün sınır değerinin  aşıldığını ifade eden Bozoğlu, “Avrupa Birliği sınır değeri 2014 yılı içerisinde 241 gün aşılmıştır. Yani Dilovalılar sadece 55 gün temiz hava soluyabilmiştir. Kocaeli OSB’deki istasyon ise 251 gün ölçüm yapmamıştır. Gerekçesi ise kamuoyu ile paylaşılmamıştır” dedi.
 
‘KOCAELİ ALLAH’A EMANET’
 
Kocaeli’de endüstriyel bir kaza yaşandığında AFAD’ın ne yapacağını bilmediğini söyleyen  Bozoğlu, “Kazalar, facialar yaşanmadan önlemlerin alınması mümkündür. Kazalar olmadan riskin değerlendirilmesi, gerekli önlemlerin, raporların, planlama çalışmalarının yapılması gerekmektedir. Yaşanan olası faciaların ardından afet yönetimi sağlıklı, hızlı, çözüm odaklı, koordineli bir biçimde yapılabilmelidir” dedi.
 
Bozoğlu, yönetmelik kapsamında tesislerin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın ve Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın sorumluluğu bulunduğunu belirtirken, “Eğer endüstriyel bir kaza, kimyasal bir kaza olayı Kocaeli’de yaşansa, AFAD ne yapacağını kesinlikle bilmediği için bununla ilgili belli bir planları olmadığı için Kocaeliler, İzmitliler şuan için sadece Allah’a emanettir” diye konuştu.
 
HAMZAOĞLU’NA SORUŞTURMA AÇILMIŞTI
 
Kocaeli Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu hakkında 2011 yılında Dilovası’ndaki sanayi tesislerinin yarattığı kirliliğin sonuçlarını kamuoyuna açıkladığı için soruşturma başlatılmıştı. Hamzaoğlu yaptığı araştırmada annelerin ilk sütünde ve bebeklerin ilk dışkılarında bazı ağır metallerin olduğunu ortaya çıkarmış. Bu araştırmanın sonuçlarını kamuoyuyla paylaştığı için hakkında savcılık tarafından “haberin geniş halk kitlelerine ulaşmasını sağladığı, araştırma sonuçlarını halk arasında panik yaratmak amacıyla kullandığı” iddiasıyla soruşturma başlatılmıştı.
 
‘SUYU TİCARİLEŞTİRDİLER’
 
Türkiye’de yanlış bir politika uygulanarak suyun ticari bir temaya dönüştürüldüğünü söyleyen Bozoğlu, “Türkiye’nin havası, denizi ve toprağı kirlenmiştir. Yurttaşlar musluktan su içemez hale gelmiştir” dedi. Bozoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Suyu paketleyip satma kaygıları var. Kocaeli’nde su kalmadığı için belediye tarafından yeraltı suları çekiliyor. Böylelikle Sapanca gölü bitmiştir ve bitirilmeye devam ediliyor. Kuyular açılmaya kontrolsüz bir şekilde devam ederse Sapanca’daki su bitecek. Tıpkısı Ankara Mogan gölünde de yapılıyor. Bu bölgede kapasite artışını durdurmak gerekir. Ekolojik kriz var. Belediyenin çözüm üretmesi gerekir.”