Başaran yaptığı açıklamalarda şu ifadeleri kullandı: “TCMB Rezervleri ve '128 Milyar Dolar Nerede?' sorusunu "Altın ve dövizin Merkez Bankası'nda bir anlamı var ama Türk Lirasının hiç yok. Neden? Çünkü altın ve dövizin uluslararası piyasada geçerliliği var. Kasanızda altın ve döviz varsa, bir gücünüz vardır, bu gücü kaybetmişsiniz.

BANKA ARABANIZA BAKMAZ
Para pul edilmiştir. Ekonominiz güçlü ise itibarınız olur. Batmak üzere olan bir işadamı ne yapar? Gider ilk önce arabasını değiştirir, daha iyisini alır. Durumu iyi desinler, üzerindeki stresi, baskıyı atsın, insanlar konuşsun. Ama delik büyük, öbür taafta belki yüz milyonlar gitmiş, siz 1-2 milyonla göz boyuyorsunuz. İktidarın bugün yaptığı da budur. 'Dünyaya biz yardım ediyoruz, dünyayı biz besliyoruz' diyor, insanlar da buna inanıyor. Herkesin maskesi, aşısı Türkiye'den gidiyor. Aldığımız aşıyı başkasına veriyoruz bu da bir garabet. Bakınız bankaya gittiğinizde banka sizin arabanıza bakmaz, getir belgelerini geçen sene ödediğin vergilerine bakalım, işlemlerine bakalım der. Türkiye itibarı harcamayla, şatafatla gösteriyor. Londra'da veya New York'a kredi almaya gittiğinizde makam arabanıza bakmayacaklar. Angela Merkel, gittiği birçok ziyarete tarifeli uçakla gidiyordu ama Almanya yüzde '0' ile kredisini her yerden temin ediyordu.

PANİK İÇİNDELER
Türkiye'de toplumsal barışı zedelen bir kamplaşma sorunu, toplumsal barış sorunu da var. Her şeyin bir son kullanma tarihi vardır. Aldığınız bir ürünün raf ömrü vardır. Bu hükümetin de raf ömrü bitmiştir. Kendileri de bunun farkındalar ve farkında oldukları için de telaş gitgide artıyor. 'Yarın hesap sorulur mu?' paniği içerisindeler. Çok samimi bir şekilde söylüyorum ki yolsuzluk, usulsüzlük ve haksızlık varsa, bu konuda ben teminat verebilirim, Sayın Ahmet Davutoğlu üzerine gider. Ben öyle tanıdım. Çok yakın çalıştık kendisiyle. Yakinen tanıyorum, sürekli bir araya geliyoruz ve kesinlikle bu konuda affı olmayan bir insandır. Kimseyi kayıracak bir insan değildir. Kendi çocuğu bile olsa farklı bir gözle bakmaz. 'Sevk edin, hangi merci, mahkeme ise kararını versin' der. Elinde belgeler varsa da bunları saklamaz. Korkacak bir şeyi olmayan insan bunu yapar.”