Öyle insanların yanında bir karede poz verirsin ki, bu senin gurur kaynağın olur.
Ve bazende öyle insanlar ile aynı karede olmadığın için şükredersin.
Bazende öyle bir zaman gelir ki, geçmişte söylediğin sözleri keşke söylemeseydim dersin.
Bu filmin fragmanını Dilovası'nda izliyoruz.
Her meclis toplantısında gündem olan tartışmalara ev sahipliği yapan Dilovası Belediyesinde neler neler yaşanmadı ki;
Her anı aksiyon dolu bu filmde dün yerden yere vuran muhalefetin meclis üyeleri birer başrol oyuncusuydu.
Bağımsız meclis üyeliğinden AK Parti'ye geçen Nevzat Akagündüz hariç diğer transfer olan meclis üyelerinden bahsediyorum.
Demediğinizi bırakmadınız tarafa, seçime sayılı günler kala AK Parti'ye geçenlerden bahsediyorum.
Geçmişte hakarete varan eleştirileriniz yalan mıydı?
Yolsuzluk yapıyorlar dediğinizde iftira mı atıyordunuz?
Basına elinde evraklar ile bağıra bağıra yerden yere vurdukları ile bugün aynı karede olanlardan bahsediyorum.
Hatta hak, hukuk, adalet diyen kişinin muhalefetten denetim komisyonu görevindeyken AK Parti'ye geçmesini bile gördük bu filmde.
Çok yazdım uzatmak istemiyorum ama bu kişiler bugün doğruyu bulmuşlar ise başta bağımsızken AK Parti'ye geçen Nevzat Akagündüz'e bir özür borcu yok mu?
AK Partiden seçilen Adem Çarıkçı, Mehmet Emin Aktaş, İcabi Türkel, İbrahim Dursun, Abdurrahman Tuza, Burhan Turgut, Celal Çelik, Oğuzhan Artut ve Sinan Yaşar'a sonradan AK Partiye transfer olan meclis üyelerinin bir özür borcu yok mu?
Helallik alması gerekmiyor mu?
