SP İl Başkanı Sinan Ejderoğlu ve yönetim kurulunun ev sahipliği yaptığı anma programına katılım yüksekti. SP GİK üyesi Ahmet Kul’da ve Mehmet Aras’ın da bulunduğu toplantının yapıldığı salon tıklım tıklım doldu, davetlilerin bir bölümü ayakta kaldı. 

Yemen’li Eymen Hamid’in Kur’an okunmasıyla başlayan anma programın moderatörlüğünü yapan SP İl Başkan Yardımcısı Ahmet Özen, “İnancımız gereği, onu hayırla yad etmek, örnekliğini nesillere anlatmak ve insanlığını saadetin temin etmek üzere başlatılan çalışmaları hedefe ulaştırmak için 5 yıldır Erbakan Hocamızı 5’nci vefat yıldönümü nedeniyle anıyoruz. Maksadımız; onu anlatmak ve anlaşılmasını sağlamaktır.” dedi.
1926 yılında dünyaya gelen Milli Görüş’ün efsane lideri, 54.Hükümetin Başbakanı merhum Prof.Dr.Necmettin Erbakan için 5’nci ölüm yıldönümü nedeniyle düzenlenen anma programı doğum gününün simgesi olarak 19.26’da başladı. Erbakan, 5 yıl önce 27 Şubat günü vefat etmişti. Programa, merhum Erbakan’ın 40 yıllık yol arkadaşları katıldı. Aynı zamanda SP Genel Başkan Yardımcısı da olan Özel Kalem Müdürü Mehmet Karaman, Özel Kalem Müdür Yardımcısı İbrahim Titiz, Özel Koruma Müdürü Osman Akgün Erbakan’ın kamuoyunda çok bilinmeyen yönlerini ve özel anılarını anlattılar.
ZAMANI ÇOK İYİ KULLANIRDI
Erbakan’ın bir günlük yaşamını anlatan İbrahim Titiz, rahmetli Erbakan Hoca’nın dışarda günlük işleri bitince evine geç vakitte gittiğini söyledi. Titiz, merhum Erbakan’ı şöyle anlattı; “-Programı çok yoğundu, zamanın çok iyi kullanırdı. Allah zamanımıza da bereket versin diye dua ederdi. İlk sözü her zaman Selamün Aleyküm’dür. Sabah ve yatsı namazlarında camiye gider veya cemaatle kılar, cemaate çok önem verirdi. Her gün bir cüz Kur’an okurdu. Ajandasında bir aylık ve yıllık programlar yapardı. Çok zekiydi; beyni tembelleştirdiği için hesap makinesi kullanmıyordu. Gördüğü hiçbir şeyi unutmazdı. Hafızası çok güçlü olduğu için gazetelere bir bakışta gözleri ile adeta fotoğrafını çekerdi.”
Merhum Erbakan’ın Özel Kalem Müdürlüğünü yapan Mehmet Karaman, Erbakan’ın herkese karşı nazik olan nezaket timsali bir insan olduğunu söyledi.  Karaman, Erbakan’ın yaşamıyla ilgili şöyle konuştu: “Hiçbir zamanı boş kalmıyordu, bazen 1 yıllık programlar yapar ve sakı şekilde takip ederdi. Dünyada en iyi teşkilatlanmayı yapan kişiydi. Bir işi en detaylı şekilde anlatırdı. Yerinde ve zamanında çokça espri yapardı. Ortak Pazar’ın bir Siyonist oyunu olduğunu söylemiş, bu nedenle Milli Nizam Partisi’nin kapatılma gerekçesi olarak gösterilmiştir. Defalarca kurduğu partileri kapatılan Erbakan için, vatana ihanet etti, ülkeyi sattı, batıya köle yaptı denilemedi, denilemez de. Ülkeye hizmet aşkıyla yanıyordu, Başbakanlık koltuğunu, Allah’ın emaneti olarak gördü, hiçbir koltuğu değiştirmedi. İlk işi;  işçiye, memura, emekliye, Bağkur’luya zam yapmak oldu.” Karaman; ‘Erbakan, Recep Tayyip Erdoğan’ın önünü açtı mı’ sorusuna şöyle cevap verdi: “Erbakan; hiçbir İslam ülkesinin işgal edilmesine onay vermek değil, aklından geçirene şiddetle karşı çıkardı. Irak, Suriye, Libya ne hale geldi. AB’ye girmek için can atan insanlara yol verdi demek, Erbakan Hoca’ya hakarettir.”
HEP BESMELE ÇEKERDİ
30 yıl Erbakan’ın hizmetinde olduğunu belirten özel koruması Osman Akgün, Erbakan’ın manevi yönleri şöyle anlattı: “Bir gün mitingde parmağı koptu, İstanbul’da hastanede parmağı dikildi, ertesi gün Kocaeli’de mitinge geldi. Her anı Allah’ı zikretmekle geçer, her işinde besmele çekerdi. Hocamız eşine rastlanmaz bir kişiydi, temizliğine hassasiyet gösterir, çok temiz giyinirdi. Aşık olduğu davası; İslam’ın nasıl yaşanması gerektiğini öğretiyordu. İnsanları, Firavunlar yolundan peygamberler yoluna çevirmek için çalışmıştır. Siyonizmin dünyayı nasıl yönettiğini bir bir gösterdi. Almanya’da yaptığı çalışmalar Alman Teknoloji Bakanının dikkatini çekmiş; her benzini yakan tank motoru yapmıştır. Erbakan Hocamızın ağzından,  ‘Bizim dinimiz temizlik dinidir, asla pislik kabul etmez’ dediğini bizzat duydum. Hocamızın maneviyatı çok yüksekti; bu durumuna her zaman şahit olurduk.”