Daha önce projeye karşı olduklarını belirten AKP kadrolarının suskunluğuna dikkat çeken Başkan Sarı, Kartepe’deki tüm canlı hayatını tehdit edecek ve ekolojin dengeyi bozacak projenin iptal edilmesi için yasal yollara başvuracaklarını yanı sıra bu konuda mücadele edecek tüm sivil kişi ve STK’ların yanında yer alacaklarını açıkladı. Başkan Sarı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

İNSANA DA TOPRAĞA DA İHANET

“Çelikhane ve haddehane yapım işine karşı siyasi parti gözetmeksizin herkesin ayaklandığı, bir dönem yaşadık. ÇED toplantılarında olumsuz görüşler verildi. Ancak ne hikmetse tüm itirazlara rağmen projenin ÇED dosyası olumlu yönde onay aldı. Benim de doğup büyüdüğüm ve yaşadığım Kartepe’de 240 bin 635 metrekarelik alana tüm canlı hayatlarını tehdit edecek, tarım ve hayvancılığı bitirecek, doğal kaynak sularını, havayı, toprağı zehirleyecek olan çelikhane ve haddehane yapım işinin onaylanmasının tek amacı vardır, o da birilerinin rantına hizmet etmektir. Bu proje yapılmasın diye demeçler veren, açıklamalar yapan iktidar partisinin yöneticilerine sesleniyorum: Neden suskunsunuz? Neden sesiniz çıkmıyor? Hangi ağabeyinize para kazandırmanın peşindesiniz de köşenize çekildiniz? Sayın Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tahir Büyükakın, Sayın Kartepe Belediye Başkanı Mustafa Kocaman hani neredesiniz?


KARTEPE KARTEPELİLERİNDİR! ŞEHRİMİZİ KİMSEYE PEŞKEŞ ÇEKTİRMEYECEĞİZ

Hurdadan yılda 4 milyon ton sıvı çelik üretimi ve 3 milyon 500 ton ise sıcak haddeleme kapasitesine sahip olacağı planlanıp halkın önüne koyulan bu proje sadece ranta hizmet edecek bir projedir. Projeyi alan şirket, ÇED dosyasında hükümet eliyle alanı “Özel Endüstri Bölgesi” ilan ettirmek hedefinde olduğunu belirtmektedir. Yetmezmiş gibi aynı grubun Körfez ilçesinde yer alan gübre fabrikasındaki limanını büyüterek çelik üretiminde kullanacağı hurdaların nakliyesini de oradan yapmak istemektedir. Kısaca şehrimiz, ilçemiz havası, suyu, toprağıyla sermayeye peşkeş çekilmek istenmektedir. Bu ranta sessiz kalmak, bölgedeki her unsuruyla ekolojiyi tehdit eden bu projeye karşı çıkmamak Kocaeli’ye, toprağa, havaya, suya, her türlü nebata, kurda, kuşa, böceğe, insanımıza da ihanettir. Bu projede atıkların hiçbir şekilde baca ve filtreleme ile bertaraf edilemeyeceği, doğal su kaynaklarını kurutacağı uzmanlarca defalarca yetkililere sunuldu. Bu projenin yaşamsal sonuçlarının ne olacağını görmek için uzaklara bakmaya gerek yoktur zira Dilovası ilçemiz bu etkileri birebir yaşamaktadır. Yediden yetmişe hatta ana karnındaki bebeklerin çevresel etkilerden dolayı türlü hastalıkla mücadele ettikleri kadermişçesine ölüme mahkum edildikleri bilimsel raporlarla ortaya konmuştur. Kaldı ki Kartepe’de yapılması düşünülen proje Dilovası’nda aynı işi yapan şirketin tam 4 katı büyüklüktedir. Sadece bunu tespit etmek dahi karşı durmak için yeterlidir. ÇED toplantıları çok olumlu geçmiş ve halk aleyhte görüş vermemiş gibi onay vererek halkı görmezden görmezden geliyorsunuz. Bu nasıl iştir?


NEDEN KÖŞENİZDEN ÇEKİLDİNİZ?

Sadece Kartepe değil, tüm ilçelerimiz tehdit altındadır. ‘Kusura bakmayın proje onay aldı biz bir şey yapamıyoruz’ diyip köşesine çekilen yöneticilerin iktidarında tüm Kocaeli tehdit altındadır. Yarın başka bir yere de benzer projeyi getirip, yalandan itiraz edip susacaklar. Bu nasıl vicdandır? Daha öncede söylemiştim halkın iktidarını kuracağımız gün, bugünkü iktidar sahipleri gibi ağabeyler ranttan para kazansın diye yalandan 2 itiraz ile köşemize çekilmeyeceğim. O bakanlığın kapısında gerekirse yatacağım. Bugün de tüm yasal işlemler için harekete geçeceğiz. Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın. Hiç kimse bu işe sessiz kalmasın.”